Hukuk ve Bürokrasi Tarihi

Geçmişin Avukatları: Arzuhalciler ve Tarihi Önemi

arzuhalci-ne-demek-arzuhal-kelimesinin-anlami-acil-arzuhalci-ankara-2025

Osmanlı’dan Günümüze Arzuhâlcilik | Tarihi ve Önemi

Arzuhalci, Osmanlı döneminde ve sonrasında, okuma yazma bilmeyen veya resmi dilekçe yazma konusunda deneyimsiz kişilere ücret karşılığında mektup, dilekçe ve benzeri belgeleri hazırlayan kişilere verilen addır. “Arzuhâl” kelimesi, Arapça kökenli olup “hâlini arz etme” yani durumunu ifade etme anlamına gelir. Bu meslek, özellikle okuryazarlığın düşük olduğu dönemlerde toplumda önemli bir rol oynamıştır.

Osmanlı İmparatorluğu’nda arzuhalcilik, belirli bir teşkilata bağlı olarak ve resmi izinle yürütülürdü. 1762 yılında bir padişah fermanıyla başlayan bu uygulama, 1865’te çıkarılan bir yasayla resmi olarak sona erdirilse de, fiilen devam etmiştir. Arzuhalciler, genellikle adliye ve resmi dairelerin yakınlarında hizmet vererek, halkın dilekçe ve benzeri resmi belgeleri hazırlamalarına yardımcı olmuşlardır.

Günümüzde okuryazarlık oranının artması, bilgisayar ve internet kullanımının yaygınlaşması gibi nedenlerle arzuhâlcilik mesleği giderek kaybolmaktadır. Ayrıca, 2004 yılında avukatlık yasasının 63. maddesine dayanılarak açılan bir dava sonucunda, kişinin kendisi veya avukatı dışında kimsenin dilekçe yazamayacağına dair bir mahkeme kararı çıkmıştır. Bu durum, arzuhâlcilik mesleğinin daha da gerilemesine neden olmuştur.

Arzuhalcilik mesleği, Türk sanatında da kendine yer bulmuştur. Özellikle Osman Hamdi Bey’in 1910 yılında yaptığı “Arzuhâlci” adlı tablo, bu mesleği ve dönemin toplumsal yapısını yansıtan önemli bir eserdir. Bu tablo, günümüzde Sakıp Sabancı Müzesi’nde sergilenmektedir.

Sonuç olarak, arzuhalcilik, geçmişte toplumun önemli bir ihtiyacını karşılayan bir meslek iken, günümüzde teknolojinin ve okuryazarlığın gelişmesiyle birlikte neredeyse yok olma noktasına gelmiştir. Ancak, tarihimizde ve kültürümüzde bıraktığı izler sayesinde unutulmaz bir yere sahiptir.